Zemzem Kuyusu, Mescid-i Harâm içinde Kâbe’nin Hacer-i Esved taşının bulunduğu köşesinden 14.5 m uzakta, 173 cm derinliğinde yer altında bir odada bulunuyor. Burası çölün ortasında ve denizden 80 km uzakta ve deniz seviyesinin altındadır. Binlerce yıldan beri çöl sıcaklarında kavrulan insanlara su sağlayan bu kuyunun, hiçbir devirde suyu azalmamış ve kesilmemiştir. Nereden geldiği, kaynağı, şu andaki teknolojiye göre bile, bütün araştırmalara rağmen bilinemiyor ve esrarı çözülemiyor. Hac mevsiminde motorlarla ufacık bir kuyudan çekilen Zemzem suyu, milyonlarca hacının bütün su ihtiyaçlarını karşıladığı gibi, memleketlerine de götürdükleri halde, su seviyesinde hiçbir azalma görülmüyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’nun 2004 yılındaki raporlarına göre; dünyadaki en içilebilir ve sağlıklı birkaç sudan biridir. ABD’de yapılan test sonuçlarına göre, dünyada içinde mikroorganizma ve bakteri bulundurmayan tek su özelliğini taşıyor. ABD’de her türlü içecek ve meyvenin yurt içine sokulması yasak olduğu halde, Zemzem suyu yasak değildir. Zemzem suyu diğer sulara göre çok daha az kükürt taşımakta, daha besleyici ve çok daha fazla mineral barındırmaktadır. Açlığını gidermek için içenin açlığını, susuzluğunu gidermek için içenin de susuzluğunu gideriyor. Şehir suyundan ayrılan başka bir özelliği ise; kalsiyum ve magnezyum tuzları oranının yüksekliğidir. Bu ise yorgun insanların yüzlerine sürdükleri zaman neden ferahladıklarını izah ediyor. Bir başka özelliği ise, mikrobik hastalıklara karşı etkili olan florürlerin varlığıdır. Bu da ideal bir içme suyunda aranan bütün özelliklere sahip olduğunu gösterir. Genel olarak kuyu sularında yosun vb. parazitler ortaya çıkıp suyun tadının bozulmasına ve kokuşmasına sebep olur. Hâlbuki, Zemzem suyunda bu çeşit biyolojik hâdiseler olmaz.