Mizah/Karikatur

Öğrenci Bedduaları

2

-Çiğnediğin sırt engebeli ola, her
çıktığında düşesin…
-Arkadaşların asker kıyafeti
giyerken, sana sünnetinde Pembe
Panter kıyafeti alına…
-Ön dişlerinin hepsi dökülmüş
ola da kaymaklı bisküvinin önce
kaymağını kemiremeyesin…
-Arkasına takıldığın araba ilk
frenini Suriye’de yapa e mi?…

Temel’in yeri

Doktor Temel; muayene olmak için gelen hastaya talimat vermiş;
“-Hemen şu paravanın arkasına geçin, soyunun beyefendi…”
-Ama ben bademcik için…
“-Ne diyorsam onu yapın lütfen… Soyunun…”
Adam paravanın arkasına geçmiş… Orada başka bir adam daha
soyunuyormuş…
Ona dert yanmış;
-Ne biçim doktor bu?… Sadece bademciklerim için geldim,
soyunmamda ısrar etti…
Seninki bir şey mi demiş diğeri;
“-Ben kaloriferi tamire gelmiştim…”
Doktor Temel’e topu topu 12 saat ömrü kaldığını söylemiş…
Temel eve gelmiş durumu Fadime’ye anlatmış;
-Bu gece gel gidip eğlenelim… Gezip, dolaşalım,
sabaha kadar dans edelim Fadime…

Devamı derginiz Türkiye Çocuk’ta, abone olmak için tıklayın.

Öğrenci çeşitleri…

ÇALIŞKANLAR
Tek ilgilendiği şey derslerdir…
Teneffüste bile “Bir problem olsa da çözsem”
diye ellerini ovuşturur…
En büyük zevkleri; sınavlarda kendilerine uzanan
kellelerden kağıtlarını saklamaktır…
Ayrıca öğretmenin yardımcısı konumundadır ki;
havasından geçilmez…
TEMBELLER
Tembelleri tarif ederken “Aynaya bakın” desem
alınırsınız… O yüzden açıklayayım;
Tembel demek hareketsiz demek değildir… Tam tersi
okulda sürekli hareket halindedir…
“Ders mi eşya taşımak mı” derseniz o yükün altına girer…
Bu kategoriye giren öğrencilerin ev ödevleri; sabahçı da
olsa, öğlenci de olsa sabah yapılır…
Karneye bir bahane mutlaka bulurlar…
ORTA HALLİLER
Ne etliye karışır ne sütlüye…
Sevdiği ve sevmediği dersler vardır…
İlk dönem genelde kötü notlar alır… Okulun sonlarına
doğru telafi eder…
“Hoca bana taktı” sözü bu gruptan çıkmıştır…
Her konudan biraz çaktıkları için arkadaşlıkları iyidir…

Devamı derginiz Türkiye Çocuk’ta, abone olmak için tıklayın.

Aktör konuşmaları…

Senaryoyu okuyunca çok heyecanlandım…
(…Filmin yarısından çoğunda ben
görünüyorum)
-İsmimin afişte ikinci sıraya yazılmasını
içerledim…
(…Valla filmde pek bir şey yok, sansasyon
yapacağız)
-Film setinde değil, evimizde hissettik
kendimizi…
(…Arkadaşlar arasında parti yapıyorduk,
gelip film çekmişler)
-Benim mesleğim oyunculuk, her rolde
oynarım…
(…Bir tane bile teklif gelmiyor, taksitler birikti)
-Bu filmin hasılat rekorları kıracağına
eminiz…

Devamı derginiz Türkiye Çocuk’ta, abone olmak için tıklayın.

Yapılmayacak Doğum günü şakaları…

Σ “Ben bugün doğduğuma inanmıyorum, doktor
raporlarını gösterin” diyerek kutlamaları terk etmek…
Σ “Bana bunu mu layık gördün” diyerek gelen
hediyelerin hepsine burun kıvırmak, “Beni hiç
tanıyamamışsınız” diye noktayı koymak…
Σ Sizin için pasta kesilirken durup dururken, “Neyi
kutluyoruz ki” diye şaşkınlık belirtmek…
Σ “Senin için küçük bir hediye” diyenlere “Evet
gerçekten de çok küçükmüş” diye destek vermek,
huysuzluk etmek…
Σ “Bu pasta bayatmış” süsü vererek zehirlenme
numarası yapmak, hastaneye götürecek taksi kapıya
gelince kahkaha atmak…
Σ Her gün geç saatlere kadar otururken o gün
erkenden “Benim uykum var, yatmaya gidiyorum”
diyerek odaya çekilmek..

Günün Tüyosu

“Saat kaç olmuş, sen neden uyumuyorsun” sorusuna verilecek cevaplar…
-Bu saatte neden hâlâ uyumuyorsun?…
“-Hayattaki tekrarları sevmiyorum…”
-Saat kaç olmuş, neden hâlâ uyumuyorsun?…
“-Koyunların yüksek atlaması bitmedi daha…”
-Sabah oldu sen neden hâlâ uyumuyorsun?…
“-Uyku hapını yanlış saate kurmuşum…”

-Bu saate kadar neden hâlâ uyumuyorsun?…
“-O kadar çok zamanım yok…”
-Gecenin bir yarısı olmuş, neden hâlâ uyumuyorsun?…
“-Ben sana soruyor muyum?…”
-Sabah ezanı okunacak, neden hâlâ uyumuyorsun?…
“-İyi ki söyledin, ben de bir şey yapacaktım diyorum…”
-Saatlerdir uyu diyorum sana, neden hâlâ uyumuyorsun?…
“-Bu devirde çok uyanık olmak lazım…”

Şarkıların Dili

(Soner Sarıkabadayı / Yara Bandı)

Bakıyorum kapıya gözler var
Faltaşı gibi açık ışıklı ışıklı
Tam hatırlamıyorum da sözler var
Gizli saklı yasaklı…
Anne çok güzel başladık ama
Kavgamız sıradandı
Bana göre küçük bir çizik
Ona göre yara bandı…
Yiyiyorum terliğinden
Ona bir daha ne “canım” derim ne
“küçüğüm”
Kimse bundan daha fazla sabredemez
Seni son dövdüğüm tarih ne
kardeşim?…