Meraklı Bilgiler

Sizinde Dikili Bir Ağacınız Olsun

Haydi, Fidan Dikelim

Fidan dikmeği hiç büyütmeyelim gözümüzde. Pek de zor bişey değil. Bir fidan dikmenin doğaya ve insanlara ne kadar faydalı olduğunu öğrenince, bir değil, belki on fidan dikersiniz seve seve… “İyi de nasıl?” diyorsanız, işte adım adım fidan dikme rehberi:

Fidanımızı Nereye dikebiliriz?

Öncelikle yapmanız gereken, fidan dikmek istediğiniz yere karar vermek. Tabi bunun için ailenize danışabilirsiniz. “Acaba fidanım azıcık da olsa büyümüş mü?” diye düşünerek, fidanınızı diktikten sonra görmek isteyebilirsiniz. Bu yüzden mesela, okula gidip gelirken etrafınıza bir bakın… Belki fidanınız için uygun bir yeşil alan bulabilirsiniz. Fidan dikeceğiniz uygun, ağaçlık bir alan bulduysanız sıra ailenizden bir ricada bulunmaya geldi. Fidan dikmeye başlamak için elbette bir fidana ihtiyacınız var. Fidanların birden çok çeşidi var. Ailenizden fidanla birlikte, kazma ve kürek de rica etmeyi unutmayın. Fidan nerden alınır derseniz, iliniz orman müdürlüklerinden, özel fidan yetiştiren merkezlerden temin edilir.

Artık Bir Fidanım Vaaar

Fidan aldıysanız, artık fidanınızı dikmek için uygun bir gün seçebilir ve ailenizle birlikte çıkabilirsiniz. Fidan dikeceğiniz yeri önce bir gözlemleyin. Onun büyüyüp bir ağaç olacağını, yapraklarının yemyeşil olacağını hayal edin. Ve sonra başlayın bir çukur açmaya. Ailenizden de yardım alarak “40’a 40” ebadında bir çukur açın.

Tüplü Fidanımı Aldım Elime

Tüplü fidanınızı elinize aldığınızda, onun naylonla sarılı olduğunu göreceksiniz. Onu dikmeden önce yapmanız gereken önemli bir iş var. Fidanın altındaki 2 cm’lik bölümündeki naylon kısmı kesici bir alet yardımıyla çıkartmalısınız.

Fidan Dikiyoruuum

Naylonu çıkardıktan sonra, kazma işlemi sırasında çıkarttığınız topraklardan bir kısmını çukura yerleştirin. Artık fidanını tekrar elinize alabilir ve çukurun ortasına fidanınızı yerleştirebilirsiniz. Şimdi, siz fidanınızı çukurun ortasına yerleştirirken, ailenizden herhangi birine yine bir ricada bulunun. Başta kazma işleminde çıkarttığınız topraklardan fidanın etrafına doldurmasını rica edin.

Vee can suyu

Artık fidanının etrafını kürek yardımıyla tamamen doldurabilirsiniz. Toprakların üstüne ayağınızla sıkıca bastırmalısınız. Böylelikle yağmur suları oraya dolabilir ve fidanınız da böylelikle büyüyebilir. Tabi, bir de can suyunu verirseniz fidanınızı başarıyla dikmiş olacaksınız. Toprağın kuru olduğu durumlarda can suyu fidan için çok önemli çünkü. “Can suyu” dediğimiz su aslında, tıpkı çiçekleri suladığımız su gibi. Ama diktiğin fidanın o anda suya çok ihtiyacı olduğu için, biz döktüğümüz suya “can suyu” diyoruz. Fidanınızı düzenli sularsanız, dikili bir ağacınız olur.

#Dikili, #Fidan, #Ağaç, #FidanDikelim, #FidanDikmeRehberi

2N NELER, NEREDELER?

Ölüm Vadisi / ABD

Bir vadi düşünün… .Böylesine ıssız bir vadide in ve cin top oynayadursun bunu anlarız ama koca koca taşların hiçbir güç kullanılmadan kendi kendi hareket etmesini anlayamayız, değil mi 🙂 Yıllardan beri gizemini koruyan ve bilim adamlarının ilgisini çeken, ABD’nin Kaliforniya ile Nevada eyaletlerinin sınırında bulunan Ölüm Vadisi’nin ‘hareket eden taşları’ kendiliğinden 700 metre ilerlemekte ve üzerinde gezindiği kumda izler bırakmaktadır. Birçok tezi çürüten bu taşların sırrını nihayet Profesör Ralph Lorenz, bu vadisinin aslında bir göl yatağı olduğunu söyleyerek “Burada belli dönemlerde su yukarıya çıkmaktadır.Yukarıya çıkan su aşırı soğuklarda bir buz tabakası oluşturuyor.Rüzgarla hareket eden buz tabakası üstündeki taşları da hareket ettiriyor. Taş hareket ederken altındaki çamurda iz bırakıyor” şeklinde açıklamaktadır. Bu teorisini de buz üstüne koyduğu bir iri taşa rüzgar vererek ispatladı.

#2n #neler #neredeler #ölümvadisi

Kaslar yorulur mu? Kas yorgunluğu nedir?

kas-yorgunlugu

Kas yorgunluğunu, kaslar zorlandığında veya uzun süre kullanıldığında hissedilen bir kas güçsüzlüğü ve derinden gelen bir ağrı şeklinde tarif edebiliriz. Bir başka deyişle yorgunluk, kasın enerji ihtiyacıyla, enerji üretme kapasitesi arasındaki geçici dengesizliktir. Enerji ihtiyacı enerji tedarikinden fazla olduğunda yorgunluk hissi sayesinde kas hücresine yaptırılan iş azaltılmakta ve böylece hücre hasardan korunmaktadır. Hücrenin canlılığını sağlayan
mekanizmalar için enerji gerektiğinden, yorgunluk çok faydalı bir koruma mekanizmasıdır. Eğer bu böyle takdir edilmeseydi çalışmayı bırakmaz ve hücrelerimizi öldürünceye kadar zorlayabilirdik. Zorlanan kasta yorgunluk ortaya çıkınca kas aktivitesi bırakılmakta veya yoğunluğu azaltılmakta, böylece adale, kiriş, bağ ve kemiklerde hasar meydana gelmesi engellenmektedir. Bize bahşedilen yorgunluk hissi olmasaydı, hangi zorluktaki kas aktivitelerinin iskelet sistemine zarar vereceğini bilemeyeceğimizden, kas liflerimizde veya bağlarımızda kopma, adale içine kanama gibi zararlı hâdiseler başımıza sıkça gelebilirdi.

Devamı derginiz Türkiye Çocuk’ta, abone olmak için tıklayın.

Eyvah… Çok Çekingenim…

Araştırmalara göre, toplumda on kişiden sekizi toplum önünde konuşmaktan çekiniyor, utanıyor, heyecanlanıyor. Tanımadığınız ya da yeni tanıştığınız insanlara karşı utangaç mısınız? Bu soruya cevabınız “Evet” ise, telaşa gerek yok. Çünkü siz tamamen normal birisiniz.

Yüzünüz mü kızarıyor?
Eğer yeni yer veya okul ortamında, ayağa kalkıp kendinizi tanıtmanız istendiğinde, yüzünüz kızarıyor, sesiniz titriyorsa, kalabalık önünde konuşmanızı gerektirecek durumlardan uzak durmaya çalışıyorsanız, siz de bir utangaçsınız. Ancak “herkes konuşkan, girişken olmak zorunda değil” gerçeğini de aklınızdan çıkartmamanız gerekiyor.

Sebebini araştırmak gerek
Birçok insanın utangaçlık problemi yaşadığını belirten uzmanlar, her 100 utangaç hastadan 85’inin bu sorununu çözüyor.. Öncelikle utangaçlığın temelini bulmak gerekiyor. Bunu konuşarak başarıyorlar. Eğer siz de tavsiyelerime uyarsanız, eski utangaçlığınızdan büyük bir bölümünü attığınızı göreceksiniz… İşte uzmanların tavsiyeleri:

Kendinizi kontrol edin
Ama utangaçlığınız yüzünden bazı fırsatları kaçırdığınızı düşünüyorsanız, davranışlarınızı kontrol altına almanın zamanı gelmiş demektir. Uzmanların bu tavsiyelerine kulak verince, çözülemeyecek bir problem olmadığını anlarsınız.

Gereksiz bazı düşüncelerden kurtulmalısınız

Utangaçlıkla iç içe yaşamak zor bir duygudur. Çevredeki insanların gözünde utanılacak duruma, aptal durumuna düşme, onlar tarafından reddedilme ya da yetersiz görülme korkusu, sizi yıldırmasın. Utangaç insan, daima kötü düşüncelerle kendisini daha zor durumda bırakır. Aşağıdaki düşüncelerden kurtulmaya bakın, çünkü bunlar size uygun değil.
– Eyvah, biraz daha konuşursam, kendimi aptal durumuna düşüreceğim.
– Ya burada bulunan herkes benim için “salak” derse.
– Söyleyecek bir şey bulamazsam ne yapacağım.
– Şu anda konuşursam mutlaka sesim tuhaf çıkacak.
– Ya kendimi kontrol edemez de saçmalarsam…
– Kızaracağım, titreyeceğim…
– Kalbim fena halde çarpmaya başladı, ya aniden kalp krizi geçirirsem…
– Çıldırabilirim.
– Acaba çok tuhaf görünüyor muyum?
– Şu ortamdan bir kaçabilsem.
– Herkes beni izliyor.
– Ne kadar sıkıcı olduğumu mu düşünüyorlar?

Probleminizi bol bol konuşun
Psikologlar “utangaçlıktan kurtulmanın ilk yolunun utangaçlık hakkında bol bol konuşmaktan geçtiğini belirtiyor. Arkadaşlarınızla, dostunuzla, sevdiklerinizle utangaç olduğunuz konuları bol bol konuşun. Ancak bunların temelde, bu kadar büyütülecek problemler olmadığını unutmadan. Örneğin yeni bir ortamda bulunmak sizi utangaçlığa itiyorsa, korkmayın. Ailenizle veya sevdiklerinizle, yeni ortamlara girmeye gayret edin. Gerçekten isterseniz, utangaçlığı yenmeye başladınız demektir.

Arkadaşınızdan yardım isteyin
Eğer kendinizi insanlarla tanışamayacak kadar utangaç hissediyorsanız, daha konuşkan ve sosyal bir arkadaşınızdan bu konuda yardım istemeniz çok akıllıca olacaktır. Arkadaşınızın sizi yeni insanlarla tanıştırmasını sağlamalısınız. Ancak, sizin hakkınızda abartılı şeyler söylemesini değil, tam tersine sizin ifade edemediğiniz bazı önemli ve güzel özelliklerinizi söyleyerek işinizi birazcık kolaylaştırmasını söyleyin. Bunu dostlarınızdan kolaylıkla isteyebileceğinizi unutmayın.

Doğru hamleler yapın
Kendinizi biriyle sohbet etme ile utangaçlığınız arasında sıkışmış durumda bulduğunuzda, karşınızdaki kişiye hemen bir soru yöneltin. Ancak dikkat edin soru, saçma olmasın. Hiç konuşmadan suratına bakmaktansa, sorduğunuz soru onun konuşmasını sağlayacak, böylece sohbet kesilmemiş olacaktır. Onun verdiği cevabın arkasından aynı soruya siz de kendi cevabınızı vererek, konuşmayı akıllı bir şekilde uzatabilirsiniz. Bunu kolaylıkla başarabilirsiniz. Çünkü bu imkânsız değil.

Hadi bakalım.

Meraklı Bilgiler

merakli-bilgilerAğzımızda yaklaşık olarak 10.000 tat tomurcuğu bulunur. Bunların çoğu, dilimizdeki minik çıkıntıların üzerinde ve çevresinde yer alır. Tat tomurcuklarının her birinde, 50-150 kadar özelleşmiş alıcı hücre vardır.

merakli-bilgiler1Dünyanın en derin okyanusu Pasifik Okyanusu’dur. 4.637 metredir. Ve en derin noktası ise Marina Çukuru 11.033 metredir.

merakli-bilgiler2Ortaçağda Afrika kıyılarını dolaşan Normonların gördüklerini söyledikleri “yabanıl insanlar” aslında goril maymunlarıdır.

Devamı derginiz Türkiye Çocuk’ta, abone olmak için tıklayın.

2N Neler, Neredeler?

haydarpasa-gariHaydarpaşa Garı İstanbul- TÜRKİYE

İstanbul deyince Kız Kulesi ve Galata Kulesi’nden sonra akla gelen eserlerden biridir Haydarpaşa Garı. Henüz tayyarelerin adı bile pek meşhur değilken en lüks vasıtadır trenler… İşte o dönemlerde Osmanlı Padişahı Cennetmekân II. Abdülhamit döneminde, 30 Mayıs 1906 tarihinde yapımına başlanmıştır. İstanbul’un Anadolu Yakası’nda bulunan Haydarpaşa Garı, adını içinde bulunduğu Kadıköy’ün Haydarpaşa semtinden almaktadır. Semt ise ismini buraya kışla yaptıran III. Selim’in vezirlerinden Haydar Paşa’dan almaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nın ana istasyonu olan Haydarpaşa Garı, 1908’de İstanbul – Bağdat Demiryolu hattının başlangıç istasyonu olarak inşa edilmiştir. Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde Bağdat Demiryolu yanında İstanbul-Şam-Medine (Hicaz Demiryolu) seferleri de yapılmaya başlanmıştır.

Devamı derginiz Türkiye Çocuk’ta, abone olmak için tıklayın.

İşte Karşınızda Zihin Toplama Kılavuzu Tv’yi Karartın

“Evdekiler açmasa ben zaten tv izlemem” diyen ve nasıl oluyorsa her şeyden haberi olup da ben zaten öyle kanalları geçerken gördüm diyenleeeer… Tv ekranları kararacak. Çünkü saniyede çok hızlı ve fazla karenin değiştiği televizyona odaklanan bir kişi dikkatini uzun süre koruyamaz. Böylece derste de dikkatler dağınık kalır.

Tv Karardı Ya Habeler?
Tv izlemezsek haberleri nasıl takip edeceğiz derseniz, gazetelerden derim. Böylece uzun süre bir yazıyı okumakla dikkatinizi toplamanızı geliştirecektir.

Gazetenin Bir Başka Faydası
Buyrun size gazete/ dergi/ kitap ile yapabileceğiniz iki güzel egzersiz:
1. Bir harf seçin. Gazetede herhangi bir haberi okurken seçtiğiniz bu harfi işaretleyin. Sonra harflerin kaç tanesini bulduğunuzu kontrol edin.
2. Oyunlar kalabalık güzeldir. İki kişilik bir oyun. Bir harf seçin. Oyunculardan bir tanesi gazete/ dergi/kitap bir bölüm okurken, diğer oyuncu seçilen harfi her duyduğunda boş bir kâğıda çizik atacaktır. Okuma bittikten sonra kontrol edilir.
Bu iki çalışma ile hem eğlenmek, hem okumak, hem dikkatini toplamak hem de dinlenilen konuya ne kadar dikkat edildiği öğrenilebilinir.

Alabileceğimiz en yüksek kilo ne kadardır?

alacagimiz-kilo

Obezite merkezinde doktor olan Gregg Kai Nishi ” Normal bir insan 5G kuvvete dayanabilir sonraki kuvvetlerde bayılır. Bu da 350 kg ağırlığında olmaya denktir. Bunun üstüne çıkan insanlar genelde yaşamıyor.” Gelmiş geçmiş en
kilo lu insan olarak kayıtlara geçen Jon Brower Minnoch yaşayıpta 635 kiloya çıktığını görmüş tek insan. 1983 yılında 42 yaşında hayata gözlerini yummuştur.

Devamı derginiz Türkiye Çocuk’ta, abone olmak için tıklayın.