Çocuk Bahçesi

Sahte dolar

 

Marketin birine bir turist gelmiş bir şeyler almış, sonra Türk parası çıkaramamış, dolar uzatmış kasadaki adama.
Adam para sahte mi değil mi diye kuşkuya düşmüş. Paranın orasına burasına bakmış. Evirmiş çevirmiş anlayamamış sahte olup olmadığını.
Bakmış böyle olmayacak parayı sırada bekleyen Temel’e uzatmış.
– Bir de sen bak hele, demiş.
Temel paranın bir altına bir üstüne bakmış sonra masanın üstüne atmış ve ‘bu para sahte’ demiş.
Herkes şaşırmış, ‘nasıl anladın bu kadar’ çabuk demişler.
Temel cevap vermiş:
– Bunin ustünde Atatürk resmi yok ki…

Devamı derginiz Türkiye Çocuk’ta, abone olmak için tıklayın.

#Sahtedolar #ÇocuklarİçinFıkralar #ÇocukBahçesi #TürkiyeÇocuk #TürkiyeÇocukDergisi

 

Reçete

Temel doktorun yazdığı reçeteden bir şey anlamaz.
Doktora sorar:
Doktor:
-Bak Temel bey, kırmızı haplar akciğerlerin için, mavi haplar miden, yeşiller kalp için, sarı haplar da karaciğerin için.
Anladın mı?
Temel:
-Ben anladum da içumde bi şüphe var.
Doktor:
-Nedir?
-Acaba haplar gideceği yeri biluyi mi?

Devamı derginiz Türkiye Çocuk’ta, abone olmak için tıklayın.

#Reçete #ÇocuklarİçinFıkralar #ÇocukBahçesi #TürkiyeÇocuk #TürkiyeÇocukDergisi

Bilmeceler

bilmeceler1

Diğer Bilmeceler

Yer altında püsküllü derviş. *Pırasa

On kareş, Onunun da üstünde taş. *Parmaklar, tırnak

Sesi uzun, kendi kısa. *Horoz

Bahçede bağlı bohça *Lahana

Sarı saçakta, Kar tarlası, Zordur toplaması. *Pamuk

Canı var, kanı yok. *Kelebek

Ben giderim, o gider, Üstümde tik tik eder. *Kalp

#Bilmece, #Bilmeceler, #TürkiyeÇocuk, #TürkiyeÇocukDergisi, #ÇocukBahçesi

Trafik kazası

Temel otobandan giderken birden bir kaza görür.. Hemen durur bakar ki iki kamyon çarpışmış, şoförlerin ikisi de yerde yatıyor.. Biri kıvranıyor, öbürü sessiz. Temel hemen sessiz olanın yanına gider, bakar ki adam ölmüş. Bağıran adama dönerek:
-Yahu senun yaptuğuna bak.. Adam öldi sesi çıkmayi senin bi bacağun kırıldi diye gürültüye bak…

#trafikkazası #temel #çocukbahçesi #türkiyeçocuk

Hangisi türkiye çocuksa

sevgi sonsuz bir hece
bir olun gündüz gece
kulluk tacı en yüce
kul her dem şükürde
yoktan geldik var olduk.
alemlere yar olduk
haktan geldik nur olduk
biz allah a kul olduk
ibadet edelim
Allah a kulluk edelim
Allaha inanalımki
zorlukları geçelim
kimi sağa gider kimi sola
hangisi türkiye çocuksa
biz çocuklar oraya.
Rabia arvas bilge kağan
ilköğretim okulu-adana

#türkiye #çocuksa #çocukbahçesi #türkiyeçocuk

Ekip İşi

İhtiyarın biri, kaldırım üzerinde iki kişinin inşaat çalışmasını izliyor. Adamların biri işaretli bir bölümü kazıyor. Diğeri hiç bir işlem yapmadan, tekrar kapatıyor. İhtiyar bu işçileri epey izledikten sonra dayanamayıp soruyor.
-Evlâdım siz ne yapmaktasınız?
-Hee.. Biz mi? Biz ağaç dikiyoruz.
-İyi ama, o kadar yer kazdınız. Hiçbir ağaç dikmeden tekrar kapattınız. Bu nasıl ağaç dikmek?
-Amca, biz aslında üç kişiyiz. Ben kazarım. Sonra Mehmet ağaç diker. Selami de tekrar kapatır.
-Peki ağaçlar nerde?
-Bizim Mehmet bugün izinli. Biz işimize devam ediyoruz. Onun işini de yapacak değiliz ya….

#ekipişi #çocukbahçesi #türkiyeçocuk

Bu Sefer De O Yıkansın…

Hoca ile karısı bir göl başına çamaşır yıkamaya giderler. Çamaşırı şöyle bir tarafa koyup tertibat alırken bir kara karga sabunu alıp uçar. Karısı Hoca’ya bağırır:
Yetiş, ayol, karga sabunu kaptı!… Hoca sükûnetle cevap verir:
Hiç tınma! Baksana, onun üstü bizden daha kirli. Bırak, bu sefer de o yıkansın…

#BuSeferDe OYıkansın #çocukbahçesi #türkiyeçocuk

Heybe

heybeHoca bir köyde misafir olur. Bir kaç gün sonra heybesi kaybolur.
Hoca köy ağalarına:
– Bana bakın, der. Heybeyi bulursanız, bulun, der. Yoksa ben yapacağımı bilirim!
Köy ağalarını bir telâş alır. Köylüleri sıkıştırırlar, sonunda heybe bulunur. Ağalardan biri merak eder, Hoca’ya sorar:
Hoca Efendi, Heybe bulunmasaydı, bize ne yapardın? der.
Hoca:
– Size yapacağım bir şey yoktu. Evde eski bir kilim vardı. Onu bozup karıya heybe yaptırırdım, der.

#heybe #çocukbahçesi #türkiyeçocuk

Telefon Numarası

Öğretmen sınıfa girer girmez Melek parmağını kaldırdı.
Öğretmen:
– Ne istiyorsun? diye sordu.
– Tarih kitabında Kristof Kolomb\’un yanına niçin 1451-1506 koyduklarını anlayamadım.
Hakkı parmağını kaldırdı.
Öğretmen, Hakkı’nın bir şey bildiğini sanarak sordu.
– Sen biliyor musun?
– Evet, öğretmenim.
– Öyleyse söyle bakalım.
– Bu onun telefon numarasıdır, öğretmenim.

Devamı derginiz Türkiye Çocuk’ta, abone olmak için tıklayın.